Перевод: с русского на турецкий

с турецкого на русский

servis yapmak

  • 1 обслуживать

    Турецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > обслуживать

  • 2 подавать

    несов.; сов. - пода́ть

    пода́ть кому-л. портфе́ль — birine çantasını vermek

    пода́ть кому-л. стул — birine bir iskemle vermek / getirmek

    с су́дна по́дали трап — gemiden iskele verdiler / indirdiler

    2) ( ставить на стол) servis etmek / yapmak; getirmek

    по́дали суп — çorba geldi

    по́данный ему́ суп — önüne getirilen çorba

    ку́шать по́дано — yemek hazır

    3) тк. несов., в соч.

    э́то блю́до подаю́т с со́усом — bu yemek salçalı olarak servis edilir

    пода́ть ни́щему — dilenciye sadaka vermek

    5) (подводить для посадки, погрузки) getirmek

    по́езд подаду́т на другу́ю платфо́рму — tren başka perona gelecek

    маши́на по́дана́ — araba hazır

    6) (заявление, просьбу и т. п.) vermek

    подава́ть заявле́ние — dilekçe vermek

    подава́ть в суд на кого-л. — birini dava etmek, mahkemeye vermek

    7) спорт. servis yapmak / atmak

    подава́ть мяч (в теннисе, волейболе)servis yapmak

    ••

    пода́ть сове́т — öğüt vermek

    пода́ть го́лос — ( откликнуться) ses vermek; (проголосовать за кого-л.) birine oy vermek

    подава́ть знак — işaret etmek

    пода́ть знак руко́й — eliyle bir işaret vermek

    пода́ть ру́ку кому-л( для рукопожатия) elini uzatmak; ( для помощи) el vermek

    пода́ть друг дру́гу ру́ку — el sıkışmak

    подава́ть кома́нду — komut / kumanda vermek

    пода́й наза́д! — al geri!

    Русско-турецкий словарь > подавать

  • 3 обслуживать

    несов.; сов. - обслужи́ть
    1) hizmet etmek; servis yapmak

    кто обслу́живает э́тот сто́лик? — bu masaya kim bakıyor?

    2) bakmak; yönetmek

    обслу́живать одновреме́нно не́сколько станко́в — aynı zamanda birkaç tezgahı yönetmek

    Русско-турецкий словарь > обслуживать

См. также в других словарях:

  • servis yapmak — sofrada hizmet etmek ve yemeği dağıtmak Özel olarak iki aşçıyla iki de ayrıca servis yapacak garson çağrıldı. Ç. Altan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • servis — is., Fr. service 1) Sofrada hizmet etmekle görevli kimsenin yaptığı iş ve bu işin yapılma biçimi, sofra hizmeti 2) Yemekte gerekli olan tabak, çatal, bıçak, kaşık, peçete vb. şeylerin tümü 3) Bir yönetimde, bir kurum veya kuruluşta, bütünün bir… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • servis atmak — sp. voleybol, masa tenisi vb. oyunlarda oyuna başlama vuruşunu yapmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • servise çıkmak — 1) ulaşım aracı ile öğrencileri, çalışanları gidecekleri yere taşımak 2) servis yetkilisi onarım yapmak üzere çağrılan yere gitmek 3) doktor hastaları durumlarını gözlemlemek üzere ziyaret etmek 4) bir iş yerinde çay, kahve dağıtımı gibi… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • istasyon — is., Fr. station 1) Tren, metro durağı Hep birlikte ilk istasyonda inerek karakola gitmişlerdi. Ç. Altan 2) Araştırma kuruluşu Meteoroloji istasyonu. Tohum ıslah istasyonu. 3) Satış, bakım, aşı vb. işler yapılan kuruluş veya yer Trafik muayene… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kapı — is. 1) Bir yere girip çıkarken geçilen ve açılıp kapanma düzeni olan duvar veya bölme açıklığı 2) Bu açıklıktaki açılıp kapanan kanat Evlerin kapılarında kocaman yeşil bronz tokmaklar vardı. S. F. Abasıyanık 3) Tavla oyununda iki pul üst üste… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • takım — is. 1) Bir işte veya bir yerde kullanılan eşya ve aletlerin tamamı, ekipman 2) Meslek, davranış, durum vb. yönlerden birbirine uyan kimselerin oluşturduğu topluluk Memur takımından olduğumuzdan böyle evlerde oturamazdık, daha doğrusu alışkın… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»